Bir Şarkıcının Günlüğü: Kendime Not

Sanatçının görevleri daha sonsuzdur belki ama bana göre bir şarkıcının görevi kesinlikle dinleyicisine "anı" hatırlatmaktır, hele ki yaşadığı anın gerçekliğini. Ve o anı paylaşabilmektir dinleyicileriyle bir yandan da. Şu son günlerdeki olaylardan sonra ilk kez işimi büyük sorumlulukla yapıyormuşum hissine kapıldım. Çünkü gelen insanların gözlerinde tedirginlik hissediyorsunuz ve bunun onları da sizi de mutsuz etmesine izin vermemeniz lazım. Zaten müzikle bir şekilde ilgileniyorsanız empati yeteneğiniz normal insanlara göre birazcık daha fazla olduğundan toplumdaki her olay sizi genele göre iki üç katı daha fazla etkiliyor istemeden. Michael Jackson "This is it" belgeselinde bir yerde şuna benzer bir şey diyordu ekibine; bizi dinlemeye gelen insanlara başka dünyaların mümkün olduğu hissini yaşatmak zorundayız, onlar tüm dert ve korkularından kaçıp bize sığınıyorlar ve onlara daha mutlu, fantastik ve sonsuz dünyaların var olduğunu göstermek zorundayız! Ve galiba hayatta alabileceğim en güzel hediyelerden biri de tedirginlikle bakan gözleri gülümsetebilmek oluyor sanırım sahnede. Her ne derdim korkum olursa olsun sahnede sorumlu hissediyorum kendimi ve bir tane bile mutsuz insan görsem benim hatammış gibi geliyor ve onu azıcık gülümsetebilmek için müzikle elimden geleni yapıyorum. Tüm müzisyen arkadaşlarıma da bu zor dönemlerimize rağmen önerebileceğim tek şey şu: her şeyin farkında olsak bile şartlarımız öncekinden daha zor olsa bile ilk sorumluluğumuz her zaman umudun ve anı güzelleştirmenin tarafında olmak olmalı ve bu yüzden de üretmek, çalışmak, daha çok çabalamak. Çünkü bana göre müzisyen olmak demek senin kalbini de acılarını da sevinçlerini de korkularını da görebiliyorum demekle eş değer ve böyleyken ilk önce biz güçlü ve dirayetli durmalıyız. Çünkü iyi biliriz ki aslında hayat, sanatı taklit eder. ❤ Bu da burda size yazılmış gibi görünen ama aslında "kendime not" maksatlı bir yazı olarak bulunsun.🌸🌺🌹